- Doç.Dr. Gündüz, "Türkiye’nin en temel stratejik ürününü üretiyoruz. Kayısı, Türkiye ekonomisine nasıl bir katma değer sağlıyorsa bunun karşılığını da alması gerekiyor." dedi
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Malatya Şube Başkanı ve İnönü Üniversitesi Battalgazi Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Orhan Gündüz, Malatya’nın ürettiği kuru kayısı ile Türkiye’yi dünyada ayrıcalıklı kıldığını belirterek “Biz Türkiye’nin en temel stratejik ürününü üretiyoruz. Dünyada başka bir ürünle ismi anılan başka bir il bulamazsınız. Dolayısıyla biz Malatya olarak bu konuda pozitif ayrımcılığa tabi tutulmak istiyoruz” dedi.
Doç. Dr. Gündüz, bu yıl rekoltenin yüksek olmasına bağlı olarak kayısı fiyatlarının düşeceği yönündeki endişelere karşılık, “Stoklarda fazla ürün olmadığı söyleniyor. Bu durumda bu yıl üretilecek kayısının tamamen piyasaya sürümesi durumunda bile piyasada emileceğini düşünüyorum. Çiftçilerimizin endişelenmesine gerek yok” diyerek umutlu konuştu.
ZMO’nun rekolte tahmini 584 bin 859 ton
Doç. Dr. Orhan Gündüz, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün kayısıdaki tahmini rekolteyi 672 bin ton olarak açıklamasından sonra ZMO olarak kendilerinin de bu konuya dair bilimsel metotlarla bir öngörüde bulunduklarını belirtti. Doç. Dr. Gündüz, “Malatya ili 2017 yılı kuru kayısı rekoltesinin maksimum 584 bin 859 ton olacağı öngörülenmiştir” dedi.
Uzun dönemli verilere bakıldığında Malatya’da 2005 ve 2012 yılarında en yüksek üretim seviyelerinin yakalandığının görüldüğünü kaydeden Doç. Dr.Gündüz, “Bu yıllarda gerçekleşen kayısı üretimi yaklaşık 500 bin tondur. Kayısı ağaç sayılarında yılda ortalama %2-3’lük bir artış gerçekleşmesine karşın, 2012 baz alındığında, 2017 yılında üretimde çok önemli bir artışın gerçekleşeceği yapılan rekolte tahmininde ortaya çıkmıştır.
Bizim yaptığımız çalışmada öncelikle, zaman serisi verilerinin analiz için uygun olup olmadığı ve serinin kaç yıl gecikmeli değerinin modele dahil edilmesi gerektiği test edildi. Verilerin analiz için uygun özellikte olduğu belirlenince “çiftli üssel düzleştirme” adı verilen öngörü metodu işletildi. Netice de model sonuçlarına göre, Malatya ili 2017 yılı kuru kayısı rekoltesinin maksimum 584 bin 859 ton olacağı öngörülenmiştir. Üretimdeki yüksek artış nedeniyle, bu yıl üretilen kayısının %15’inin yaş tüketim ile birlikte zayiat olacağı, geri kalan miktardan ise yaklaşık 124 bin 282 ton kuru kayısı elde edileceği tahmin edilmiştir” ifadelerini kullandı.
“Makro politikalarla ihracatımızı artırmalıyız”
Kayısıya dair istatistiklerin sistematik bir politika ile kayıt altına alınıp geleceğine yönelik politikalar geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Gündüz, Türkiye’de yurt içinde kuru kayısı tüketiminin oldukça düşük olduğunu hatırlatarak, “Türkiye’de tüketilen kuru kayısının oranı toplam üretimin yüzde 10’u bile değil. Böyle bir çalışma ve PR ile biz iç tüketim piyasa tüketimini artırabiliriz. Makro bir politika olarak daha fazla ülkeye nasıl kuru kayısı ihraç edebiliriz diye düşünmemiz gerekiyor” diye konuştu.
“Fındık ve çay toprakta yetişiyor da kayısı başka bir ürün mü?”
Malatya’nın kayısısıyla dünyada tekel olduğunu ve ürettiği ürünü ile anılan başka bir şehir bulunmadığını hatırlatan Doç. Dr. Gündüz, şunları söyledi:
“O halde Malatya olarak bu konuda pozitif ayrımcılığa tabi tutulmak istiyoruz. Neden? Çünkü Türkiye’nin en temel stratejik ürününü üretiyoruz. Kayısı, Türkiye ekonomisine nasıl bir katma değer sağlıyorsa bunun karşılığını da alması gerekiyor. Bunun avantajları yaşamak istiyoruz. Havza bazlı destekleme modeli içerisinde genellikle tahıllar ve tarla bitkileri konulmuş ama bakıyorsunuz Karadeniz’de fındık ve çay da var. Fındık ve çay toprakta doğrudan ekilip yetiştiriliyor da biz mi bilmiyoruz yoksa kayısı başka bir ürün mü?”
Üreticilere umut verdi
Yüksek rekolteye bağlı olarak kayısı fiyatlarının düşeceği yönünde çiftçilerin endişelenmesini gerektirecek bir durum olmadığını düşündüğünü ifade eden Doç. Dr. Gündüz, “Çünkü en azından söylenildiği gibi stokta ürün yoksa bu yıl üretilecek kayısının tamamen piyasaya sürümesi durumunda bile piyasada emileceğini düşünüyorum. Bu şartlar altında çiftçilerimizin stres yapmasına gerek yok” dedi.
Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com