- Ağbaba, Hekimhan’dan çıkarılacak olan demir cevherinin Sivas’ta işlenecek olmasıyla ilgili herkesin tepki göstermesi gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Hekimhan madeninin Divriği’ye nakline ilişkin, “Buna hep beraber tepki göstermeliyiz. Sadece benim tepki göstermemle olmaz. Hekimhan’da sadece benim miting yapmamla olmaz. AK Parti’yi, MHP’yi, Ticaret Odası’nı, AK Parti’nin milletvekillerini de çağıracağız, ‘gelin kardeşim bu işe hep beraber sahip çıkalım, bu cevherimizin başka yere gitmesine izin vermeyelim’ diyeceğiz. Bu memleket, Malatya’nın meselesidir” dedi.
Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz ve il yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Malatya Ticaret Borsası Başkanı Gürsel Özbey’i ziyaret etti.
Ziyarette konuşan MTB Başkanı Gürsel Özbey, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz ve il yönetimine ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti.
Hasat dönemi sonrası kayısının alınıp-satıldığını ifade eden Özbey, “Bu sene biraz sıkıntılarımız çok ama inşallah zaman içerisinde bunları aşma yönünde gayret göstereceğiz. Veli Ağbaba ile Ulusal Kayısı Konseyi hakkında bir görüşme yapmıştık. Bunun neticesini de inşallah bize bir şekilde verirler ve bundan sonra daha da fazla üzerine düşerler. Netice itibariyle üreticilerimizin alın terinin, emeğinin karşılığını alabilmeleri için iktidarıyla, muhalefetiyle Malatya milletvekillerimiz gayret gösteriyorlar. İnşallah bu gayretlerin neticesini alacağız. Üreticilerimize yeni hasat döneminin hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi.
Özbey, Şire ve Buğday Pazarı’nın şehir merkezinin dışına çıkarılması için taleplerde bulunduklarını kaydederek, “Sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Malatya’ya yakışır ticaret merkezleri olmasını istiyoruz. Hem kayıt dışılığı önlemek açısından hem büyük kantarımız olacak üreticimiz malını getirecek. Malatya’ya yakışır ve yüzyılını kurtaracak bir ticaret merkezinin oluşturulması gerekiyor” diye konuştu.
“KAYISI SEÇİM DÖNEMİNDE KONUŞULUYOR”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise, Malatya’nın gündeminde kayısıyla ilgili her zaman çeşitli iktidar ve muhalefet milletvekilleri, zaman zamanda siyasi partilerin görüşlerini ifade etmeye çalıştıklarını ifade etti.
Seçim dönemlerinde kayısının çok konuşulan konulardan biri olduğuna dikkat çeken Ağbaba, “Seçim döneminden sonrada maalesef çok konuşulmuyor. Ulusal Kayısı Konseyi kurulması tartışması var. İhtisas Organize Sanayi kurulması tartışmaları var. Bununla ilgili fikrimizi daha önce paylaşmıştık. Tabi ki Malatya’da kayısı ve tarımla ilgili, Malatya’nın büyümesiyle ilgili tartışmalara hep olumlu baktık ve olması içinde gayret gösterdik. Tabi sadece ana muhalefet partisi olarak bizlerin, CHP’nin söylemesiyle bazı şeyler olmuyor. Zaman zaman odalar, borsalar, sivil toplum kuruluşlarının söyledikleri şeyleri biz mecliste seslendiriyoruz. Zaman zamanda bizim tespit ettiğimiz sorunları siyasi bir malzeme yapmadan gündeme getirmeye çalışıyoruz. İktidar partisi Malatya’da yüzde 70’e yakın oy alıyor, 5 milletvekili var, yerel yönetimlerden bütün siyasi kurumlara kadar etkin bir durumu var. Bazen bizim doğru söylemiş olduğumuz şeyler bile, bu durumdan kaynaklı maalesef çok fazla destek görmüyor” ifadelerini kullandı.
Ağbaba, Malatya’da sulama probleminin olduğunu savunarak, şunları söyledi:
“Çözülmeyecek bir problem mi, vallahi çözülmeyecek bir problem değil. Geçtiğimiz yıllarda sulama problemi yine vardı, 2011’de milletvekili oldum ilk karşıma çıkan, Malatya’daki sulama ve kayısı problemidir. Birçok yerde kanalizasyon boruları kırılarak sulama yapılıyor. Malatya’da önümüzdeki dönemde kayısıda verim düşecek. Sebebi ne, bizim yıllardır seslendirip ama kimsenin maalesef Malatya kamuoyunun dikkatini çekememek.”
“MİTİNG YAPACAĞIZ, SİYASİ PARTİLERİ ÇAĞIRACAĞIZ”
Ağbaba, Hekimhan’dan çıkarılacak olan demir cevherinin Sivas’ta işlenecek olmasıyla ilgili herkesin tepki göstermesi gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Sadece CHP’nin sorunu değil AK Parti’nin, MHP’nin, burada yaşayan herkesin bir problemi var. Bir zenginliğimiz çalınıyor. Bir yeraltı cevherimiz çalınıyor. Buna hep beraber tepki göstermeliyiz. Sadece benim tepki göstermemle olmaz. Hekimhan’da sadece benim miting yapmamla olmaz. AK Parti’yi, MHP’yi, Ticaret Odası’nı, AK Parti’nin milletvekillerini de çağıracağız, ‘gelin kardeşim bu işe hep beraber sahip çıkalım, bu cevherimizin başka yere gitmesine izin vermeyelim’ diyeceğiz. Bu memleket, Malatya’nın meselesidir. Malatya’ya yaklaşık bir milyar dolarlık bir yatırım olacaktı. Söz verip, buraya girdiniz, niye yapmıyorsunuz? Bu, Hekimhan ve Malatya için ölüm kalım meselesi. Hep birlikte el birliğiyle Malatya’nın bu cevhere sahip çıkması gerekiyor. Önümüzdeki günlerde bunu hep beraber yapacağız. Bununla ilgili diğer siyasi partileri de ziyaret edeceğim. Gerekirse AK Parti’yi de ziyaret edeceğim, bakana da bu durumu aktaracağım. Bu çok önemli bir durum, bir hazinenin yok edilmesi kabul edilemez.”
“TÜRKİYE İÇİN UTANÇ VERİCİ BİR DURUM”
Ağbaba, New York Güney Bölgesi Başsavcılığı’nın New York Güney Bölgesi Başsavcılığı, Türkiye'nin eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan, Genel Müdür Yardımcısı Levent Balkan ile Abdullah Happani hakkında, ‘ABD'nin İran'a karşı uyguladığı ambargoyu delme suçlaması’ iddiasıyla açtığı davaya ilişkin ise şunları söyledi:
“Bugün geldiğimiz durum, Türkiye’de yaşayan herkes için utanç verici bir durumdur. Dört bakanın parmakla yüce divana gönderilmesini önleyerek, bunların üstünü örtemezsiniz. Türkiye Cumhuriyetine bakanlık yapmış Zafer Çağlayan’ın Amerika’da yargılanması Türkiye açısından utanç vericidir. Bizi bu duruma düşürenlerde mutlaka bunun hesabını vermelidir.”
“OHAL İLE HUKUK ASKIYA ALINMIŞTIR”
Ağbaba, FETÖ bağlantısı gerekçesiyle kamudan ihraç edilen kişi ve kapatılan kuruluşların itirazlarını değerlendirecek olan OHAL Komisyonu’na ilişkin, “Maalesef 100 binin üzerinde insan, çoğunda bir gerekçe gösterilmeden meslekten ihraç edildi. Türkiye şuanda Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yönetilmektedir. OHAL ile birlikte hukuk askıya alınmıştır. Derhal OHAL’in kaldırılması lazım. OHAL ile ilgili kurulan komisyon, sadece Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) gitmenin yolunu kapatmak için bir formalite komisyon olarak kurulmuştur. Biz, bir sonuç elde edileceğine inanmıyoruz. OHAL Komisyonu’nun çalıştığını söylemek mümkün değil. Geçmişte unuttuğumuz şeyleri yaşamaya başladık. 1960-70’lerde kalan uygulamalar var, şimdide sürgün çıktı. Bin 87 öğretmen sürgün edildi. Gerekçesi ‘iş bırakma eylemine’ katılmışlar' değerlendirmesinde bulundu.
Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com