Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, İstanbul’da yapılan Malatya Platformu toplantısına katıldı. Başkan Gürkan, “Bir şehrin erdemli ve faziletli şehir olabilmesi için şehir değerleriyle birlikte yönetilmelidir” diyerek, kimlikli bir şehir oluşturmanın gayreti içerisinde olduklarını söyledi.
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Malatya Platformu tarafından İstanbul’da gerçekleştirilen istişare toplantısına katıldı. Burada konuşan Başkan Gürkan, memleketin derdiyle dertlenmek gerektiğini belirterek, “Biz belediye başkanlığını tarif ederken sadece seçildiğiniz dönemle ilgili kayıp bir belediye başkanlığı değildir. Bir belediye başkanı, ben yüzyılların, binyılların gerisinin nasıl belediye başkanı olabilirim, öte taraftan gelecek yüzyılların nasıl belediye başkanı olabilirim vizyonu içerisinde çalışmalı. Yani memleketin dertleriyle dertlenirse burayı alır ileriye götürür. Aksi takdirde günü kurtaracak siyaseten bir şeyler yaparak yol giderseniz, çökertilirsiniz. Bir şehrin erdemli ve faziletli şehir olabilmesi için şehir değerleriyle birlikte yönetilmelidir. Yöneticiler şehrin değerlerine saygı gösterirse, o şehir erdemli ve faziletli bir şehir olur. Şehirler kimlikli olmalı. Kimlikli şehirler oluşturmak için çalışmalıyız. Hafızasını koruyan şehirler oluşturmalıyız. Bunlar bio, sosyal ve kültürel varlık olan insanın bütünüyle yaşaması için gereklidir” dedi.
“12 Eylül öncesinde Malatya’nın nüfusu 900 bin civarındaydı.” diyen Başkan Gürkan, “Eğitimde 8’inci sıradaydık. Diğer gelişmişlik kriterlerinde ise 9 veya 10’uncu sıradaydı. Şu anki sıralamasını ise vermek istemiyorum. Öz eleştiri yaparsak, Malatya neler yaptı diye sorgularsak ki sorgulamak zorundayız. Muhakeme ve muhasebe bir insanda olmadığı zaman rüzgar ne taraftan eserse o tarafa gider. Rotası olmayan gemiye hiçbir rüzgarın faydası olmaz. Gideceği yeri bilmeyen insanda aynıdır. Bakın şehirlerimiz savruluyor. Kültürel değerleri koruma noktasında Arslantepe medeniyetlerin merkezidir. Malatya’yı tarif ederken Anadolu’yu anayurt yapan medeniyetler merkezi destan şehir diye tarif ediyoruz. Bu şehir 1071’den 350-400 yıl önce Anadolu’yu fetih etmiş. Sivas, Kayseri fetih edilmiş, Ankara, Eskişehir fetih edilmiş. Malatya’nın Şahabe-i Kübra ve Şahabe-i Sur’a diye iki medresesi yani üniversitesi var. Mevlana, Sadettin Konevi, İbn-i Arab-i Şahabe-i Kübra Merselerinde yetişmiştir. Selçuklunun ulu sultanları Şahabe-i Sur’a medresesinde yetişmiş. Malatya’ya Araplar Himmetli zatların yeri olarak tarif etmişler. Evliya Çelebi Dar’ul Rıfat demiştir yani seçkin insanların yaşadığı yerdir demiştir. Öncelikle teşhisi doğru koyacağız. Ezbere hiçbir iş olmaz. Yani yarının gayesiyle hareket ettiğimiz zaman bir yere varmamız mümkün değildir. Korkak tacir ne kar, ne de zarar eder. Değişik kültürler, inançların olması o şehrin metropol olması demektir. Yoksa siz o şehre metropol diyerek o şehri metropol yapamazsınız. Şehir kültürüyle değerleriyle birbirlerine olan saygı ile şehirler anlam ifade eder. İşte o zaman şehirler erdemli ve faziletli olur, kimlikli şehir olur” diye konuştu.
Bülten