SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Sınır 3 Bin ppm Olmalı"

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:19:57
A- A+ PAYLAŞ

İhraç edilen kayısıdaki kükürt sınırının yükseltilmesi için başlatılan çalışmalar devam ediyor. 

Ticaret Borsası’nda (TB) ilgili kurum ve kuruluşların katılımı ile Kuru Kayısı Standardının Revize Tasarısı görüşüldü.

Toplantı’da konuşma yapan TB Başkan Vekili Gürsel Özbey, “Malumunuz olduğu üzere Ekonomi Bakanlığı talimatı ile Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) tarafından TS 485 Sayılı Kuru Kayısı Standardının revize tasarısı için görüş istenmiştir. Borsamız, kayısı standardının kabul edilen toleranslarından her hangi bir sebeple bir veya birkaç yerinde belirli sertlik veya çilden başka leke bulunan vuruk kuru kayısı oranı ve çağla döneminde yağışların fazla olmasıyla oluşan mantarlardan meydana gelen ve kendi renginden koyu renkteki çapı 1mm’den büyük çilleri taşıyan Çilli Kuru Kayısı oranı artırılmalıdır görüşündedir" dedi.

“ABD ve Avustralya gibi ülkelerde yasal kükürt dioksit oranı 3 bin ppm iken, Türkiye gibi 100-150 bin ton kuru kayısı üretimine sahip bir ülkenin Gıda Kodeksinde kalıntı kükürt miktarının 2bin ppm ile sınırlandırılmasının pratikte uygulanması mümkün değildir" diyen Özbey,"Zaten bu standarda uyulmamaktadır. Revize edilen TSE 485 Kuru Kayısı Standardında 2 bin ppm olarak belirtilen yasal kükürt dioksit oranın 3 bin ppm’e çıkarılması kayısı sektörü için önemlidir” şeklinde konuştu. Özbey, çekirdeksiz kuru kayısıların boy özelliklerine ‘ekstra’ sınıfı ilave edilmesini önerdiklerini kaydetti.

Toplantıya İnönü Üniversitesi , Gıda tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü, Kayısı Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, Türk Standartları Enstitüsü ilgili ve yetkilileri ile kayısı ihracatçıları katıldı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız