SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Yeni Sayfalar Yazmamız İçin Oldukça Fazla Alan Var"

0
Güncellendi - 2019-05-03 03:28:01
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da konferansa katılan Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Chris Cooter, “Kanada, Türkiye ile tarihinde yeni bir aşamaya başlıyor. Geçmişte sizden satın aldığımız fındıklardan ve size ne kadar akçaağaç şurubu sattığımızdan konuşurduk. Gelecekte, robotik, animasyon teknolojisi, akıllı tarım, kamu yönetimi ve arkeoloji alanlarında kaç Türk bilim insanının eğitim aldığı ve dünyada söz sahibi olmak için kaç tane Kanada ve Türk üniversitelerinin bir araya geldiği hakkında konuşacağız” dedi.

Cooter, Malatya Turgut Özal Üniversitesi tarafından düzenlenen 'Uluslararası Eğitim İşbirliği', 'Türkiye ve Kanada'nın Geleceğe Bakışı' konulu konferansa katıldı.

Konferans öncesi açılış konuşmasını yapan Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin henüz kuruluşunun birinci yılını doldurmadan ikinci bir uluslararası eğitim etkinliğine ev sahipliğini yaptığını söyledi.

Rektör Karabulut, Malatyalı olan 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal’ın ismini taşımanın gururunu yaşadıklarını kaydederek, Malatya Turgut Özal Üniversitesi olarak 5 Fakülte, 1 Yüksekokul, 8 ilçede bulunan 8 Meslek Yüksekokulu ve 1 Enstitüden oluşan akademik birimleri ile birlikte yaklaşık 5 bin öğrencisiyle kuruluş sürecini başlattıklarını anlattı.

Malatya’nın medeniyetlerin merkezi olduğunu dile getiren Karabulut, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Malatya dünyanın bilinen ilk bürokratik sistemin, muhasebe sisteminin kurulduğu, devletin köklerinin atıldığı kenttir. Malatya dünyada bilinen en eski kerpiç sarayına sahiptir. Malatya dünyada bilinen en eski kılıcın, yani silahında bulunduğu kenttir. Malatya geçmişinde 2 üniversiteye ev sahipliği yapmıştır,  bugünde 2 devlet üniversitesine sahiptir. Selçuklu döneminde Şahabe-i Kübra Medresesi ve Şahabe-i Sura Medresesi olmak üzere Malatya’da iki büyük medrese bulunuyordu. Böyle bir tablo karşısında kentimize, ülkemize, coğrafyamıza ve dünyaya karşı bilimsel olarak sorumluklarımızın olduğunun farkındayız. Bu tarihi misyonumuzdan dolayı uluslararası üniversite olma hedef ve idealindeyiz.”

Rektör Karabulut, Anadolu topraklarının geçmişten bugüne geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusunda büyük bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çekerek, “Biz istiyoruz ki geçmişten bugüne gelen bu zengin potansiyel yarınlara da aktarılsın. Bunun için Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Merkezimizi kurduk. Anadolu’da olan zenginliği dünya ile dünyada olanı da Anadolu ile paylaşmak istiyoruz. Bunun için uluslararası işbirliği ve uluslararası eğitimi önemsiyoruz. Sağlıklı toplum sağlıklı gelecek demektir.

Sağlıklı gelecek için Malatya Turgut Özal Üniversitesi Geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusunda hem eğitim, hem üretim, hem uygulama ve hem araştırma merkezi olacaktır. Üretim konusunda ilk adımı attık; acı kayısı çekirdeği ekstresi artık Malatya Turgut Özal Üniversitesi bünyesinde üretilecek. Yakın zamanda 20 ayrı bitki ekstresi çeşidinin üretimi de yine üniversitemiz tarafından sağlanacak” diye konuştu.

Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Merkezi’nin güçlü bir alt yapıya sahip olmasını önemsediklerini dile getiren Karabulut, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Başta acı kayısı çekirdeği ekstresi olmak üzere yöremizin önemli ekonomik kaynağı olan kayısının sağlığa etkilerinin bilimsel anlamda yürütülmesi için Kayısı ve Ürün Geliştirme Uygulama Araştırma Merkezi, Hippoterapi için Atçılık ve Atlı Sporları Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Apiterapi içinde Arıcılık Araştırma Merkezi’nin kuruluşlarını tamamlamıştır. Yeni uygulama ve araştırma merkezleri ile ilgili çalışmalarımız ve girişimlerimiz devam etmektedir. NATO kapsamında iki müttefik ülke olarak, birçok uluslararası sorunda birlikte hareket ettiğimiz ve Uluslararası işbirliği anlamında çok güzel birlikteliklere imza atmayı düşündüğümüz,  dünyanın en sıra dışı kültür, dil ve yaşam çeşitliliğine sahip ülkelerinden biri olan, doğal güzellikleri, modern ve gelişmiş öğrenci şehirleri, yüzde 90’a varan okuma-yazma oranı, ekonomik zenginliği, istihdam imkanları ile göz dolduran Kanada, bugün sadece lisans eğitimi almayı düşünen öğrenciler için değil, akademisyenler, araştırma görevlileri ve yüksek lisans öğrenimi görmek isteyen öğrencilerinde favori eğitim destinasyonlarından biri olarak göze çarpmaktadır.”

Malatya Valisi Aydın Baruş ise konuşmasına şunları söyledi:

“Malatya tarihi, medeniyeti ve kültürü çok derinlere giden bir il. Bu ilde hakikaten geçmişte yaşamış uygarlıkların, medeniyetlerin bizlere bıraktığı derin bir bilim mirası var. Bizler, Müslümanların medeniyeti olarak Hz. Peygamberimizin buyurduğu gibi ‘İlim Çin’de de olsa alınız çünkü ilim her Müslüman üzerine farzdır’ anlayışıyla bu topraklarda yaklaşık bin yıl önce medreselerin kurulduğu ve o medreselerde ilmin tahsil edildiği bir memlekete sahibiz. Bunun değerini de çok iyi bilmeliyiz. İşte bu tarihi mirasın getirdiği sorumlulukla bilim yuvalarımız olan üniversitelerimizi geliştirmek için çalışmamız gerekiyor.”

Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Chris Cooter,  eğitimin yeni sanal ekonominin topluma hizmetini sağlamanın ve ondan faydalanmanın anahtarı olduğunu ifade etti.

Yeni teknolojilerin küresel çapta, sınır ötesi bilimsel ve ticari işbirliği ile geliştirdiğine dikkat çeken Cooter, “Ekonomi veya mühendislik, su yönetimi veya mimaride olsun, tüm disiplinlerde en anlamlı gelişme küresel düzeyde gerçekleşir. Son birkaç yılda, küreselleşmeye karşı bir miktar geri adım atılmış olmasına rağmen, bundan geri dönüş yoktur. Sorunlar da iklim değişikliği ve nükleer silahlanma gibi - küreseldir ve cevaplar sizin gibi iyi eğitimli gençlerden gelecek ve aynı zamanda küresel işbirliği yoluyla ortaya çıkacak. Bu durum ‘Gelecek’ olarak düşünüldüğünde, eğitim ancak uluslararası değişim ve deneyimi içermesi ile anlamlı hale gelecektir. Bu da, karşılaştığınız zorlukların ve fırsatların üstesinden gelmek için sizin daha iyi bir pozisyon edinmenizi sağlayacaktır.

Örneğin Kanada'da, son yapılan bir ankete göre, işverenlerimizin% 80'i; Uluslararası eğitim görmüş bir mezunun şirketlerini daha rekabetçi hale getirdiğini söylüyorlar. Ve böylece işe alımlarda uluslararası eğitim görmüş mezunlar daha fazla tercih ediliyor. Uluslararası bir eğitimin sizi deniz mühendisliği, edebiyat veya mimarlık alanında en üst seviyeye çıkmanıza yardımcı olabileceğini de ekleyeyim. En azından, kesinlikle size diğer kültürleri tecrübe etmenizi sağlayacak ve gözlerinizi başka perspektiflere açma imkanını verecektir. Ve bu sadece hayatınızı zenginleştirmekle kalmayacak, aynı zamanda daha da önemlisi ilişki ağlarınızı kurmanıza ve sürdürmenize de yardımcı olacaktır. Daha öncede belirttiğim üzere, sanal işler giderek daha önemli hale gelmektedir. Bu sadece Yapay Zeka gibi yeni gelişen teknolojiler için geçerli değildir. Sanal dünyaya en fazla konu olan şey ilişkilerdir ve yeni teknolojilerle ilişkiler gittikçe daha karmaşık hale gelmektedir. Örneğin, sosyal medyanın kişisel ilişkileriniz için ne kadar önemli olduğunu hepiniz bilmektesiniz. Ülkeler arasındaki ilişkilerde de sosyal medya, benimde mensubu olduğum büyükelçilik görevi gibi, birkaç kişi tarafından yönetilen, başkentler arasında işleyen oldukça kısıtlı kanallardan, artık her tür birey ve kuruluş arasındaki her seviyede kurulan ilişkiler silsilesi haline gelmiştir. İnternet sayesinde, artık daha kolay seyahat edilmekte, artan zenginlik dünyaya daha eşit dağılmakta, Kanada ve Türkiye gibi ülkelere büyük nüfus hareketliliği gerçekleşmektedir. Bu muazzam yeni ilişkiler dalgasıyla kenara çekilmek yerine; anlamak, faydalanmak ve gezmek için uluslararası deneyim ve öğrenim ile güçlendirilmiş iyi bir eğitime ihtiyacınız var. Bu olmadan, geride kalma riskiniz var” dedi.

Chris Cooter, Kanada'nın uluslararası eğitimde önemli bir oyuncu olmak istemesine ilişkin, şunları aktardı:

“Sanırım bu sorunun cevabını az önce söylediklerimden biliyorsunuz. Küreselleşen dünyada gelişmek isteyen bir ülke, iyi bir eğitim sistemine sahip olmalı ve uluslararası eğitime açık olmalıdır. Kanada’nın uluslararası eğitime neden bu kadar yatırım yaptığını açıklamaya yardımcı olan bazı özellikleri var. Öncelikle, nüfusumuz. Türkiye’nin yarısından az, 37 milyon insanımız var. Hemen yanımızda, neredeyse 330 milyonluk ABD var. ABD, dünyanın en zengin ülkesidir; biz onuncu en zengin ülkeyiz. Bu yüzden nicelikle değil kalite ile rekabet etmemiz gerekir; eğitim ve dünyaya açık olmak, bunu yapmak için harika bir yoldur.

İkincisi ise, nüfusumuzun dünyanın dört bir yanından gelenler ile oluşması. Kanadalıların yüzde 22'si yabancı ülkelerde doğuyor (ABD'de sadece yüzde 13). Toronto nüfusunun yüzde 46’sı yabancı ülkelerde doğmuş, Vancouver’da bu oran yüzde 41'dir. Çok sayıda yabancı uyrukluyu kabul eden farklı bir nüfus yapısına ve farklı bir göç sistemine sahip olduğumuz için, eğitim sistemimizin de dünyaya açık olması doğaldır. Üçüncüsü, yabancı uyruklu öğrencilerden yararlanıyoruz. Kanada'ya önemli ekonomik büyüme sağlıyorlar; Daha da önemlisi, mezun olduklarında Kanada'yı diğer ülkelerle ilişkilendirerek ticaret bağları kurmamıza yardımcı oluyorlar. Tüm bunları göz önünde bulundurarak, uluslararası eğitimi şimdi rekabet avantajına sahip olduğumuz bir alan olarak belirledik. Kanadalılar eğitimi sever. Gelişmiş ülkeler arasında, lise sonrası eğitim düzeyine sahip en yüksek oran bizdedir. Diğer gelişmiş ülkelerde bu oran ortalama yüzde 35 iken, buna karşılık Kanada’da yüzde 56’nın üzerindedir ve benzer şekilde gelişmiş ülkeler milli gelirlerinin ortalama olarak yüzde 11’ini eğitime harcarken, biz milli gelirimizin yüzde 13’ünü eğitime harcayarak onlardan daha fazla oranda bütçe ayırıyoruz. Bunun karşılığını alıyoruz. Birçoğunuz, Times ve QS anketleri gibi üniversiteler için uluslararası sıralama ölçütlerine aşinasınızdır. Kanadalı üniversiteler bu anketlerde sıkı rekabete rağmen başarılı oluyor. Örneğin, üniversitelerimizin 26'sı 2019’da QS sıralamasında yer aldı;10 tane üniversitemiz Dünyadaki ilk 200 arasındadır, Bunlardan Toronto Üniversitesi 28. sırada yer alırken, McGill 33. sırada yer buldu. Nobel Ödülü kazanan 8 kişi, listede 47.sırada yer alan UBC mezunudur. Gelecekte, çoğunuz araştırma yapan bilim insanı veya akademisyen olmak isteyebilirsiniz. Kanada’da üniversite eğitimi bunun için mükemmel bir temeldir. Örneğin, dünyanın en çok alıntı yapılan araştırmacılarından 166'sı Kanadalı ve ülkemiz akademik atıflarda dünyada 7. sırada yer almaktadır. Bu nedenlerden dolayı ve bunların yanı sıra üniversite ve kolejlerimizde ana eğitim dilinin İngilizce olması ve nispeten ucuz olması nedeniyle Kanada; uluslararası bir eğitim merkezi haline gelmiştir. 2014 yılında Kanada’da 2023 yılına kadar 450.000 yabancı uyruklu öğrenciyi hedefleyen bir Uluslararası Eğitim Stratejisi kurduk; ancak, biz bu hedefi çoğunluğu üniversite öğrencisi olmak üzere, yaklaşık yarım milyon yabancı uyruklu öğrenci sayısına 2017 yılında ulaşarak aştık. Kanada, çocuklarını yurtdışında eğitime göndermek isteyen ebeveynler için ABD, İngiltere ve Avustralya ile birlikte dünyanın en popüler destinasyonudur. Birçoğunuzun bildiği üzere Kanada feminist bir Başbakana ve feminist bir dış politikaya sahiptir. Eğitim sistemimizin bu değerleri yansıtması gerektiğini ve yabancı uyruklu öğrencilerin eşitliğin faal olduğunu görmelerinin faydalı olacağını düşünüyoruz. Kanada’da kadınların eğitim yoluyla güçlendirilmesi, işin püf noktasıdır. Kanada’da öğrenim görürseniz, fırsat eşitliği ortamında okuyacaksınız. Kadınlar, lisans düzeyinde erkeklerden daha fazla mezun sayısına sahip iken, lisansüstü programlarda bu oran yaklaşık olarak eşittir. Üniversite öğretim üyelerinin yüzde 40'ı kadındır ve bu artmaya devam etmektedir. STEM alanlarında (matematik, mühendislik vb.) eşitlik elde etmek için hâlâ yapılması gereken daha çok şey olmakla birlikte, bu alanda da durum her geçen gün daha iyiye gitmektedir.

Uluslararası eğitim sistemimizin sadece üniversitelerden ibaret olmadığını da belirtmeliyim. Mesela Türkiye, 130'dan fazla meslek yüksekokulunu temsil eden Kolejler ve Enstitüler Birliğimize ev sahipliği yaptı. Birçok uluslararası öğrenci, üniversite diplomasıyla birlikte pratik beceriler kazanmak için kolej diploması seçeneğini de değerlendiriyor. Neden olmasın ki? Kolejlerimizden mezun olan öğrencilerimizin istihdam oranı % 95 olup, bu nedenle Kanadalı ve yabancı uyruklu öğrenciler için giderek daha çekici hale gelmektedir. Üstelik daha ucuz ve kabul alınması da daha kolay. Ve bunun ilgi çekici bir eğitim olmadığını düşünüyorsanız, tekrar düşünün.

Karen ve ben geçen yıl ziyaret ettiğimiz Vancouver Film Okulu gibi kolejler, animasyon alanında ön sıralarda yer alıyor. Gişe rekorları kıran hemen hemen tüm Hollywood yapımlarından ve 30 milyar doların üzerinde gelir elde eden filmlerden sorumluydu. Vancouver Film Okulu'nun sinemalara sunduğu Xmen ve Yenilmezler'den daha heyecan verici ne olabilir? Malatya Turgut Özal Üniversitesi gibi birçok Türk üniversiteleri de, bizim kolejlerimiz gibi havacılıktan, deniz mühendisliğine, yapay zekâya (Kanada bu alanda dünyada üçüncü) ve her biri heyecan verici yeni alanlara odaklanmaktadır.”

Cooter, Kanada ile Türkiye’nin neden eğitim konusunda işbirliği yapmaları gerektiğiyle ilgili ise “Öncelikle, bunu yapmalıyız çünkü büyümek için çok fazla alanımız var. Kanada ve Türkiye aralarında temiz bir sayfaya sahipler. Bu iki ülke de dinamik nüfus ve büyük ekonomiye sahip, hem G20 hem de NATO ülkesidir. Kanadalıların pek çoğu Türkiye hakkında fazla bir şey bilmemektedir, bunun tersi de söz konusudur. Gelibolu’da çok fazla mücadelemiz olmadı, II. Dünya Savaşından sonra Almanya’ya göç ettikleri kadar Kanada’ya göç eden pek fazla Türk’te olmadı. Bugün Türkiye'ye çok fazla Kanadalı gelmiyor ve gelseler de, İstanbul ve Efes'i geçmiyorlar. Yani çok fazla tarihi birlikteliğimiz yok. Ancak, bu durum, bir yandan da geçmişte yaptığımız ya da geçmişte olanlardan etkilenmeden yeni sayfalar yazmamız için bize oldukça fazla alan veriyor. Kanada, Türkiye’de yeni yeni popüler hale geliyor.

Son zamanlarda yapılan bir ankette, Türkiye’deki lisans öğrencileri için en çok tercih edilen destinasyon Kanada’dır. Kanada, uzun sureli (6 aydan uzun) çalışmalar yürüten yaklaşık 5.000 Türk öğrenciye ve kısa süreli dil kurslarına katılan öğrencilerle birlikte, toplamda yaklaşık 10.000 Türk öğrenciye ev sahipliği yapmaktadır. Dünyanın sayılı üniversitelerinden biri olan Toronto Üniversitesinin Rektör yardımcısı, her alanda uygulamalı eğitim veren kolejlerimizi bir haftalığına ziyaret ederek, Kanada’nın Türkiye’nin tercih edilen bir eğitim ortağı olarak konumlandırma arzusunu gösterdi. Ancak iki yönlü bir yol olması gerektiğini biliyoruz. Araştırma ortaklıkları işte tam burada devreye giriyor. Hükümetle, üniversitelerle ve TÜBİTAK gibi araştırma kurumlarıyla hayatım boyunca yaptığım tüm toplantılarda, asıl mesele; yetenekleri kazandırmak, mücadele etme kapasitesini arttırmak ve yapay zeka, robotik, sürücüsüz arabalar, kuantum şifreleme gibi yeni teknolojilere sahip olmaktır. Toronto Üniversitesi, her ikisi de Türk-Kanadalılar tarafından yönetilen Carleton ve Waterloo Üniversiteleri gibi eğitim kurumları, bu tür ortaklıkları geliştirme konusunda Türk meslektaşlarıyla işbirliği yapmaya isteklidirler. Ve bu durum sadece Kanada ve Türkiye sınırları içerisinde kalmıyor. Gerçekten heyecan verici beklenti, Kanada ve Türk eğitim kurumlarının ve destekleyebilecekleri şirketlerin, işin diğer bölümlerinde birlikte çalışabileceği, Afrika'da mühendislik, Latin Amerika'da Yapay Zeka uygulamaları veya ABD'de deniz gemi yapımının ilerletilmesi gibi alanların oluşturulması gerekmektedir. Kanada, Türkiye ile tarihinde yeni bir aşamaya başlıyor. Geçmişte sizden satın aldığımız fındıklardan ve size ne kadar akçaağaç şurubu sattığımızdan konuşurduk. Gelecekte, robotik, animasyon teknolojisi, akıllı tarım, kamu yönetimi ve arkeoloji alanlarında kaç Türk bilim insanının eğitim aldığı ve dünyada söz sahibi olmak için kaç tane Kanada ve Türk üniversitelerinin bir araya geldiği hakkında konuşacağız.

İleriye baktığımda, ülkelerimiz arasındaki artan eğitim bağlarına dayanan güçlü bir entelektüel ortaklık öngörüyorum. Beklediğimiz gelecek budur” değerlendirmesinde bulundu.

Konferansın ardından Malatya Valisi Aydın Baruş ile Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Chris Cooter’a plaket, eşine ise öğrencilerin yaptığı çeşitli el işini takdim etti.

Konferans öncesi öğrenciler tarafından Yeşilyurt Meslek Yüksek Okulu Moda Tasarımı Giyim Üretim Teknoloji Bölümü öğrencilerinin hazırladığı Bahar Defilesi gösterisi sunuldu.

Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız