Gece-Gündüz İsraf..
Önerimiz, bizim 'rezalet' alt yapıları yapanlara ve basit: Bilmiyorsan kopya çek.
Osman KARAKAŞ Yazdı
Basmakalıp bültenler, açıklamalar..
"Gece-gündüz yorulmadan, azimle vs vs çalışıyoruz..."
Bitmedi, bitmeyecek gibi kimi yöneticilerin sözde geceli ve gündüzlü çalışmaları.
Elin oğlu (Gavur olarak adlandırılan ama nedense hep bizden ileride olanlar) sadece gündüzleri ve mesai saatleri içinde çalışıyor ama yine de bir türlü onları yakalayamıyoruz.
Bu işte bir yanlışlık olduğu kesin. Ya hesap hatası yapıyoruz yani onlar bizden çok ilerideler, ya da biz bir yerde değil bir çok yerde yanlışlar yapıyoruz.
Yanlışlar yapmanın bedeli ise çok ağır: Geri kalmışlığın devamı, güçlü ülkelere bağımlılık/kölelik, para israfı, zaman israfı ve gün yüzü görmeden bu dünyadan göçen onlarca milyon insanımız.
Aslında basit bir yolu var: Bilmiyorsan kopya çek.
Onu da yapamıyoruz, yapmıyoruz. Çünkü bizdeki akıl kimsede yok!
Sonuç; 40 yıl önce de hüsrandı, sonraki yıllarda da öyle oldu, gelecekte de değişmeyecek kimilerine göre "kader" olan tarzımız.
Türkiye'deki tüm belediyelere paralel olarak parti gözetmeksizin Malatya'daki belediye ve diğer kamu kurum yöneticileri de farklı konuşmuyorlar diğerlerinden.
"Geceli gündüzlü çalışıyoruz, şu kadar yol yaptık, şu kadar yaya yolu yaptık, karo, kilit taş döşedik, asfalt döktük vs."
O elin gavurunda böyle haberler, bültenler görmeniz mümkün değil. Sanki hiç yol yapılmıyor, açılmıyor, asfalt dökülmüyor, yaya yolu yapılmıyor sanırsınız.
Bir bakıma doğru. Bizimki kadar yapılmıyor. Yapılanlar da haber olmuyor, açıklama dahi yapılmıyor, allı pullu bültenler dahi yayınlanmıyor. Gerekiyor ise yapılıyor. Çünkü ilgili kurumların görev ve sorumlulukları yasalarda belirtilmiş. Belirtilen görevleri yapmak neden reklam ya da haber olsun? Ancak çok büyük yatırımlar haber olur ve açılışı vs yapılır. O da yılda 1-2'yi geçmez.
Örneğin elin oğlu asfalt yolu, otobanı bir kez yapıyor, onlarca yıl el vurmadan kullanabiliyor. Yaya yollar da öyle. Çünkü yapılan yerin coğrafik şartları, araç tipi ve sayısı, kullanan insan sayısı dikkate alınıyor ve bizim deyimimizle "ömürlük" iş yapıyor. Bizdeki gibi 6 ay sonra karayolları çökmüyor, asfaltı sel alıp götürmüyor, otoban orta yerinden çatlamıyor, Beylerderesi Köprüsü gibi köprüler hiç yapılmıyor, yapılması dahi mümkün değil.
Kazara bir rüşvet ya da görevi suistimal olsa bile o köprü ilgili firmaya yıktırılıp yenisi yaptırılır hem de büyük bir ceza ile. Ya da ilgili firmanın, sahiplerinin ve görevlilerin/sorumluların işi biter. Bir daha iş alamazlar kamu kurumlarından. Aynı zamanda da büyük para cezasın çarptırılırlar. Ama bizde böyle olması mümkün olmadığı gibi üstüne üstlük ilgili müteahhitlere plaket verilir, ihale bedelinin üzerinde büyük paralar ödenir.
Yaya yollarımız (kaldırım) nedense hiç gerekli olmadığı şekilde alttan ışıklandırmalı, cafcaflı yapılır ancak 2 yıl geçmeden ne o ışıklar çalışır, ne de döşenen taşlar sağlamdır.
Elin gavuru, zevk sahibi olmadığı ve parası olmadığı (!) için her yere cafcaflı ve kaygan parke taşları döşemez. Yaya yolları da asfalt yollar gibi uzun ömürlüdür ve çoğu betonarmedir. Böylece çamurda, karda buzda insanlar kayıp düşmez ve bir yerlerini kırmaz.
Altyapı bir bütün olarak düşünülür ve uzun vadeli projeksiyonlar yapılarak planlanır. Altyapıyı üst yapılar destekler. Dünyanın en büyük metropolleri bu planlama ile ayakta durmaktadır. Nüfus artınca istimlak dertleri vs de yoktur. Bu da büyük bir ekonomik kazançtır.
Karayolları, son yıllarda moda deyimle duble yollar toprakla karıştırılmış bir cürufun üzerine 3-5 santimlik asfalt dökme şeklinde yapılmaz. Bir kaç kat uygun ve farklı malzemeler kullanılarak, ısı, yağış ve araç sayısı ile tonajları dikkate alınarak yollar yapılır.
Ekteki plan ve grafiklerde bir kaç örnek gösterildiği gibi benzer bir kaç yöntem daha vardır karayolu ve yaya yolu inşasında. Bir diğer grafik ise (yazının sonunda) New York'un kalbi Manhattan'ın 1904 yılında hizmete giren metro ve diğer altyapı sistemini göstermektedir. Yüzlerce metre sert bir kayalık zemine sahip olan adanın o yıllarda ne zorluklarla yapıldığını tahmin edebilirsiniz. Yanı sıra sıradan bir metro sistemine sahip olmadığını anlamak için ise hatların haritasına bakarak yer altında milyonlarca insanın seyahat etmekte olduğunu tahmin edebilirsiniz.
Asfalt Yol Yapımı. Malzeme çeşitleri ve yüksekliği.
Sağlıklı bir yaya yolu kesiti.
Erken Roma dönemi yol kesiti.(Yaklaşık 3.000 yıl önce)
Erken Roma döneminde yol yapımı. (Yaklaşık 3.000 yıl önce)
Türkiye'de yol(duble) yapım çalışması. Malzemeye dikkat!
Göçmüş bir karayolu.
Geç mi kaldık?
Evet. Acı bir gerçek ama zararın neresinden dönülse kârdır misali en kısa sürede göz boyama türünden ve günü kurtaracak nitelikteki işleri sürdürmek yerine para ve enerjimizi uzun vadeli ve kalıcı altyapı yatırımlarına harcama kararlılığında olmamız kaçınılmaz.
Uzun yıllar önce planlanan raylı sistem ve düşünceden öteye geçemeyen metro ulaşımına bir an önce YERLİ TEKNOLOJİ ile ya da ORTAK ÜRETİM ile geçmek zorundayız. Yine Amerika kadar başarılı ve hatta istasyonlarının birer müze görünümündeki Moskova metrosu (1935) da yapı başımızdaki örnek bir uygulama. Eski Sovyet cumhuriyetlerinin bazılarında da yine benzer sistemler bulunmakta. Yerli üretimi teşvik ve öncü olmak adına en cazip teklifi değerlendirerek Malatya'da üretim yapılması mümkün. Belki sadece dış teknik destek/danışmanlıkla ve TCDD'nin tesislerinde ya da uzun yıllardır atıl bir şekilde bekleyen Vagon Onarım Fabrikası binalarında bu üretim yapılabilir. Bu sadece Malatya'nın değil tüm Türkiye'nin ihtiyacıdır. Gelecek yıllarda yerel yönetimlerin en büyük ihtiyaçlarının başında ulaşım araçları ve arıtma tesisleri gelmektedir/gelecektir. Bu yatırımlar ise büyük bütçeler gerektirir.
Önemli olan sağlıklı projeksiyonlara göre planlama yapmak ve başlamaktır.
Geceli gündüzlü yaya yolu ya da karayolu yapmamıza gerek yoktur. Hatta Türkiye gibi bir ülkede kamu görevlileri günde 3 saat verimli çalışsalar, yıllık büyüme hızımız yüzde 6'dan aşağıya düşmeyecektir.
New York ABD, Manhattan altyapı sistemi grafiği (Aşağıdaki)