Eziyet Gerek!.
..Bir gün aniden elektriği kesiliyor. arıza olduğunu düşünüyor ama saatler sonra..
Osman KARAKAŞ
Neler gördü bu Yüce Millet!
Savaşlar, işgaller, entrikalar, kışkırtmalar, kardesi kardeşe kırdırma girişimleri, ekonomik darbeler, siyasi darbeler, dünyanın çevresini milyon defa dolanacak hortumlar, ayak oyunları, kayırmalar, aldatmalar..
Kurtuluş Savaşı sonrası yokluk içinde inanılmaz bir kalkınma hamlesi ile altyapı, sanayi, ulaşım, eğitim vs yatırımları yapıldı, kültür ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi için dünyaya örnek bir gelişme gösterildi. Yaşam kalitesinin göstergelerinden birisi de artık elektrik tüketimi.
Bu milletin ödediği vergilerle santraller yapıldı, olmadı elektrik ithal edildi. Hükümet son yıllarda devleti ayakta tutan en önemli ve stratejik KİT'leri özelleştirdi. Kâra geçmek için, zarar etmemek için sözde.
Elektrik üretimi de bunlardan biri. Uzun yıllardır Türkiye'nin büyük bir bölümü elektriği 'kaçak' kullandı, kullanmaya devam ediyor ve tek kuruş para ödemiyor. Bunun ceremesini de faturasını zamanında ödeyen insanlar çekiyor. Yetmedi envay çeşit vergi, yetmedi, TRT'ye pay. Yetmedi sessizce yapılan zamlar.
ÖLMÜŞE DE EZİYET!
Vatanına devletine bağlı, topluma saygılı, onuru ile yaşamış bir kişi vadesi gelince yaşamını yitiriyor. Kişi aynı zamanda elektrik abonesi. Geride 75 yaşında eşi kalıyor. Faturalar düzenli ödeniyor. Tek kuruş borç yok. Son faturayı ödemesi için aynı işi yapacak komşuya ricada bulunuluyor. O da dağıtım ihalesini alan, bu milletin parası ile kurulan elektrik üretim sistemini işletip büyük paralar kazanan firmanın şubesine gidiyor. Orada abonenin hayatta olmadığı için değişim yapılması gerektiği ifade ediliyor. Bir de bir yazı veriliyor. Yazı 75 yaşında olan ve okuma zorluğu olan hanıma komşusu tarafından iletiliyor. O da yazıyı bir kenara koyuyor ve "Nasıl olsa depozito var, fatura zamanında ödeniyor. Ne gerek var, bir ara yaparız" diye düşünüyor.
Bir gün aniden elektriği kesiliyor. Arıza olduğunu düşünüyor ama saatler sonra komşuya sorduğunda sadece kendisinin elektriğinin olmadığını anlıyor ve bir komşusunun ilgilenmesi ile bina girişindeki saatin bir kablosunun söküldüğünü öğreniyor. Mesai bitmesine az bir zaman kala şirketin çağrı merkezi aranıyor, yapacak bir şey yok. Bağlı olunan Elazığ Müdürlüğü aranıyor, sonuç yok. Malatya Battalgazi ilçesi şirket biriminin numarası veriliyor nihayet defalarca aramadan sonra. Verilen numara arandığında ise hattın kullanımda olmadığı mesajı alınıyor. Tekrar Elazığ aranıyor, durum iletiliyor, bu kez il biriminin telefon numarası veriliyor.
Orası da aranıyor. Santral görevlisi ilgili birime aktarıyor. İlgili birim sorumlusu (açma-kapama), "bize bir liste gelir ve uygularız, sorgulamayız" diyor. Yetkili soruluyor bir numara veriliyor. Aranan yetkili yerinde yok. Tekrar geri dönülüp durum anlatılıyor, bu kez yardımcısının telefonu veriliyor. O da aranıyor. O kişi de kendisinin yapacağı bir şey olmadığını ve toplantıda olan müdire geldiğinde geri döneceğini ifade ediyor. Dakikalar geçiyor kimse aramıyor, defalarca müdirenin numarası yine aranıyor kimse yok. Tekrar yardımcısı, bu kez yardımcı da yok. Saat oluyor 18:00.
Yapılan aramaların haddi hesabı, konuşulan kişinin sayısı bile belli değil.
Mezardaki vatandaş zamanın parası ile depozito yatırmış. Ama; "Gel depozitonu al, abone değişecek" deniliyor. Olmadı, gelemiyor mu? Bu kez; "Mirasçılar toplanıp gelsin depozitoyu verelim diyorlar. Aynı evde, yapıldığından beri yaşayan 75 yaşındaki kadıncağıza şimdilerde "pul" olan eşinin depozitosu aktarılmıyor.
Görevli; "Zaten 30-50 arası bir şeydir" uğraşmaya değmez deyip bir de küçümsüyor.
O depozitoyu unutup 100 TL üzerinde bir depozito daha yatırılıyor.
Yetmedi, Zorunlu Deprem Sigortası isteniyor. Millete hem eziyet, hem işkence hem de parasını zorla almanın yollarından biri imiş meğer!
190 TL de sigorta ödeniyor.
Yetmedi, 30 TL de açma kapama bedeli alınıyor.
İçeride depozito var iken, geçmiş borcu bulunmayan bir abonenin elektriği habersiz nasıl kesilebilir?
Ruhsuz yasaların, yönetmeliklerin arkasına sığınarak bu nasıl yapılabilir?
Kurum ve ülke menfaatlerinin, gelirinin kaybı söz konusu bile olsa haber vermeden elektrik kesmeyi hangi ülkelerde görebilirsiniz? En geri ülkelerde bile bu saygısızlığı, despotluğu yapamazsınız!
Bu millete bunu reva görenler ve sesini çıkarmayanlar utansın. Yaşlı bir kadını hiç bir gerekçe olmadan gece elektriksiz bırakmak, elektriğini habersiz kesip sıvışmak, sorununu çözmek için uğraşırken ona eziyet çektirmek hangi iş ahlakına sığıyor?