Malatya Turgut Özal Üniversitesi'nin (MTÜ), adı yolsuzluk, usulsüzlük ve skandallarla gündeme gelen, Ankara'da ikamet eden rektörü Aysun Bay Karabulut'un, devletin parasıyla, üniversite bünyeside değil de Altın Kayısı (Yüzakı) Bulvarı'nda kiralanan bir işyerinde, kocasının arkadaşıyla birlikte, geçtiğimiz günlerde olması gerekenden 132 kat fazla siyanür içerdiği skandalıyla gündeme gelen 'Kayısır' adlı acı çekirdek ezmesi ve dezenfektan ürünlerini imal etmek üzere açtığı, kapısına da "T.C. Malatya Turgut Özal Üniversitesi Kayısı Araştırma ve Geliştirme Uyg. Merkezi" tabelasını astırdığı 'dükkan- imalathane'deki 'ortaklıktan' ayrıldığı ortaya çıktı. MTÜ Rektörlüğünün 9 Ocak 2020'de açılışını duyurduğu imalathanede üniversitenin 'Araştırma Merkezi' olduğuna dair tabela geçtiğimiz günlerde kaldırıldı.
FOTO: ARAŞTIRMA MERKEZİ- İMALATHANE (ÖNCE)
MTÜ'nün rektörü, üniversiteye ait mekanların yerine Altın Kayısı Bulvarı'nda bir yer kiralayıp, merkezi Erzurum'da bulunan ve Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı'ndan temin ettiği 500 bin TL'yi (500 milyar lira) kullanarak, kocasının arkadaşı olan M.S.T. ile birlikte bahse konu imalathaneyi hizmete açmıştı. Açılışına Türk Patent Enstitüsü Genel Müdürünün de katıldığı imalathanede, açılışa katılanlara, sonradan içindeki siyanür miktarı nedeniyle skandala dönüşen Kayısır adlı ürünün yanı sıra dezenfektan üretimi ile ilgili bilgi veren, Kayısır Projesi'nin kendisine ve üniversiteye ait olduğunu söyleyen rektör, elde edilecek gelirle öğrencilere burs verileceği iddiasında bulunmuştu. Üniversitenin faaliyet raporunda, öğrencilere verilen tek kuruş bursla ilgili bilgi yer almazken, yazılan ceza nedeniyle mahkemelik olan Kayısır konusundaki skandalın patlamasının ardından, rektör bu konudaki sorumluluğu başkalarının üzerine atmayı tercih etmiş, daha önce övünerek sahip çıktığı ürünlerle ilgili sorumluluğunu gizlemeye çalışmıştı.
Ancak, olması gerekenden 132 kat siyanür çıkan Kayısır ile ilgili cezaya yapılan itirazı reddeden mahkemenin, üründeki zehir oranı nedeniyle ilgililer hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmaması da eleştiri konusu olmuş, bu konuda ilgililer hakkında herhangi bir işlem yapılmamıştı.
FOTO: ARAŞTIRMA MERKEZİ- İMALATHANE (SONRA)
Bu arada, yapılan araştırmada, kapısına üniversitenin araştırma merkezi olduğuna ilişkin tabela asılan imalathanede üretilen ürünlerin patentinin, imalathaneye ortak edilen, rektörün kocası Ercan Karabulut'un arkadaşı M.S.T. adına patentlendirildiği ortaya çıkmıştı. Yapılan araştırmalarda, rektörün ortak iş yaptığı M.S.T.'nin, geçmişte Sahte Evrak ile ilgili olarak yargılanarak ceza aldığı, bu nedenle hakkında tebligat çıkarıldığı ancak ulaşılamadığı için, cezanın Resmi Gazete yoluyla ilan edildiği belirlenen kişi olduğu anlaşılmıştı.
GÖRSEL: MTÜ rektörünün, üniversitenin adını kullanarak devlet parasıyla “Araştırma Merkezi” adıyla açtırdığı ‘dükkana’ ortak ettiği M.S.T.'nin mahkumiyetine ve tebligat için bulunamadığına ilişkin olarak 2000'de Resmi Gazete'de yayınlanan ilanın kupürü
GÖRSEL: Aşağıdaki görselde, söz konusu yerin açılışıyla ilgili paylaşılan görselde, rektörün kocasının arkadaşı ve ‘Araştırma Dükkanı’ ortaklarından olan M.S.T. (fotoğrafta sağdan 2.), rektör, Yeşilyurt Belediye Başkanı ile Türk Patent Kurumu Genel Müdürü ile birlikte.
Kayısır Skandalı
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Aysun Bay Karabulut’un, “Kanser tedavisinde etkin bir ürün” olarak pazarladığı ve çok sayıda TV programında propagandasını yaptığı, patentinin de kendisine ait olduğunu iddia ettiği acı kayısı çekirdeğinden Kayısır markası ile üretilen kayısı ekstresindeki siyanür miktarı, Türk Gıda Kodeksi’nin belirlediği miktarın tam 132 kat fazla çıkmış, Tarım ve Orman Bakanlığı, MTÜ’ye ait olması gereken, ancak özel bir şirkete ait kılınan üretici firmaya 36 bin TL’den fazla para cezası yazmıştı.
Malatya 3. Sulh Ceza Hakimliği, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yazdığı para cezasına yapılan itirazı reddetmiş ve Kayısır markası ve Malatya Turgut Özal üniversitesi logosu ile satılan üründeki siyanür miktarının, söz konusu ürünü, olması gerekenden 132 kat fazla çıkması nedeniyle adeta bir zehir deposuna dönüştürmesine yönelik tespitleri tescil etmişti.
Ancak mahkemenin, söz konusu üründe olması gerekenden çok fazla oranda siyanür bulunmasıyla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmamasına anlam verilememişti.
Bu süreçte, sadece Kayısır markasındaki siyanür miktarının olağanüstü düzeyde yüksek olması değil, bir de bu ürünün üretilmesi için Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin Doğu Anadolu Projesi (DAP) Başkanlığı’ndan aldığı 500 bin TL destek ile kurulan tesisin, İskenderiye Ltd. Şti. adlı özel bir şirkete ait kılındığına yönelik şok bir bilgi de ortaya çıkmıştı.
Rektör Aysun Bay Karabulut’un “patenti bana ait” dediği acı kayısı ekstresi / ekstraktı olarak Kayısır markasıyla üretilen ürünün, patentinin de İskenderiye ltd.Şti.’ye ait olduğu da Türk Patent Enstitüsü’ndeki kayıtlarla belgelenmişti.
Devlet üniversitesinin gücü ile özel şirketin ürününü pazarlamış
Rektör Aysun Bay Karabulut’un, ‘bilim insanı’ olarak kanser hastalarına hararetle tavsiye ettiği zehir deposu niteliğindeki Kayısır patentini elinde bulunduran İskenderiye Ltd. Şti ile Malatya Turgut Özal Üniversitesi Yönetimi arasındaki akçeli işlerin arka planının bir hayli karanlık olduğu belirtilirken, bu defa da Rektör Aysun Bay Karabulut’un “MTÜ’nün ürettiği dezenfektanlar” diye tanıttığı ve özellikle resmi kurumlara satmaya çalıştığı dezenfektan ürünlerin de yine İskenderiye Ltd.Şti.’ne ait olduğu belgelerle ortaya çıkmıştı.
Rektör Karabulut’un, tam da Covid-19 salgınının başladığı bir dönemde, “MTÜ’nün ürettiği dezenfektan” diyerek pazarladığı ve MTÜ logosunu ürünün üzerine koyarak devletin resmi kurumlarına satmaya çalıştığı dezenfektanın patentinin, rektör ve kocasının yakın arkadaşı M.S.T.'ye ait olduğunu gösteren belge ve bilgiler Türk Patent ve Marka Kurumu’nun internet sitesinde yer alıyordu.
Devletin, DAP İdaresi'nden Malatya Turgut Özal Üniversitesi’ne aktardığı 500 bin TL ile kurulan MTÜ Kayısı Ürün Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde üretilen Kayısır adlı markanın yanı sıra, üniversitenin ürettiğini söylediği dezenfektan markasının da üreticisi ve marka sahibi sahibi olan M.S.T.'nin eşi E.T.’nin Ekim 2019’da üniversiteye 4/D kadrosu ile sürekli işçi kadrosuna alındığı belirlenmişti.
Skandallarla gündeme gelen MTÜ ile rektörü ve bazı idarecileri hakkında Yükseköğretim Kurumu (YÖK) tarafından bir soruşturma başlatılıp başlatılmadığı, başlatıldıysa sonucu bilinmiyor.
Fotoğraf paylaşımına devam!
Öte yandan, zamanının büyük bölümünü ailesiyle birlikte ikamet ettiği Ankara'da geçiren, adeta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde mesai yapan, buraya gelip giden üst düzey devlet yöneticileri, bürokratlarla fotoğraf çektirip, hakkındaki iddialar gündeme geldikçe bunları sosyal medya hesabından paylaşarak, kendisini denetlemekle görevli kurumlar başta olmak üzere ilgili çevrelere 'baskı oluşturmaya çalışan' MTÜ Rektörü Aysun Bay Karabulut'un, bu çabası tüm hızıyla devam ediyor.
Çektirdiği, çoğu zaman aynı kişilerle mükerrer olarak paylaştığı fotoğraflara bir türlü ne olduğu anlaşılamayan 'projesini izah ettiği" açıklamasını koyarak, tekrar tekrar anlatmasına rağmen ilgililerin bu projelerini bir türlü anlayamadığı (!) algısına neden olan rektör Aysun Bay Karabulut'un bu çabasıyla daha ne kadar ‘nüfuz suistimali’ yapacağı merak konusu oldu.
Rektör, en son Sağlık Bakanı, Diyanet İşleri Başkanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Gençlik ve Spor Bakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'la fotoğraf paylaştı!
malatyahaber.com
ARŞİV VİDEO: Kayısır ve dezenfektanın üretildiği, sözde ‘Araştırma Merkezi’nin açıldığı Ocak 2020'de, üniversitenin rektörü Aysun Bay Karabulut, açılışa katılanlara ürünler ve kendilerinin bağlantısı konusunu, MTÜ'nün resmi internet sitesinde yer alan video kaydında böyle açıklamıştı.