'BAŞKAN' Erdem Seyhan Semercioğlu'nu Anarken
..Malatya’da, bugünkü kimi siyasetçi ve bürokrat tipinin, gerektiğinde mafyatik grupları da kullanarak kamu yararı dışındaki amaçlarına ulaşmak için her yolu..
İsmet YALVAÇ
12 Eylül darbesinin ardından, 1983 yılında demokratik siyasi hayata geçilmiş, darbe sonrası ilk milletvekili seçimleri yapılmış, Malatyalı siyaset ve devlet adamı Turgut Özal liderliğindeki Anavatan Partisi de TBMM’de çoğunluğu sağlayarak hükümeti kurma yetkisini elde etmişti.
Türkiye’de, askeri darbe sonrası geçilen demokratik yaşamdaki ilk yerel seçimler de 1984 yılında yapıldı.
Siyasi hayata verilen 3 yıllık kesintinin ardından yeniden hayata döndürülen demokratik sivil yönetimde, demokrasinin beşiği olarak kabul edilen yerel yönetimler için 25 Mart 1984 tarihinde yapılan seçimlerde, Malatya Belediye Başkanlığı seçimini, Anavatan Partisi Adayı Avukat Seyhan Semercioğlu kazandı.
Malatya Barosu’nun sevilen ve saygı duyulan avukatı, tam adıyla Erdem Seyhan Semercioğlu, seçimlerde, Malatya seçmeninin yarısından fazlasının (yüzde 50.7) oyunu alarak seçilmesi sürpriz sayılmamıştı.
Bir yandan Malatyalı bir liderin; Turgut Özal’ın merkezi yönetimde iktidarda olması Malatya halkının Anavatan Partisi Malatya Belediye Başkan Adayı’na sahip çıkmasına vesile olurken, diğer yandan Seyhan Semercioğlu’nun; dürüst, çalışkan, mütevazı, memleketsever bir avukat kimliğinin yanı sıra saygı duyulan kişiliğiyle Malatya halkına güven vermiş olması; onun, 12 Eylül sonrası Malatya’nın ilk belediye başkanı olma unvanını elde etmesini sağladı.
Bugün 7 Kasım 2021. Yani, Seyhan Semercioğlu’nun koronavirüs salgınından dolayı aramızdan ayrılışının birinci yıl dönümü.
Seyhan Semercioğlu’nu rahmet ve özlemle anarken; onu hatırlamanın, şimdilerde Seyhan Semercioğlu tipi, kişilikli, dürüst, ahlaklı ve namuslu siyasetçi kıtlığını da bize hatırlattığını ifade etmek isterim.
Seyhan Semercioğlu, her şeyden önce iyi bir insan ve güçlü köklerle Malatya’ya bağlı, Malatya sevdalısı bir şahsiyetti.
Malatya’nın bugün sahip olduğu kimi siyasetçi ve kamu yöneticisi profilinin tam aksine; o, bütün ruhuyla ve gücüyle Malatya’ya hizmeti ön plana almış; cebini doldurmayı ve çevresini devlet kaynakları ile zenginleştirmeyi değil, dürüstlüğü, açıklığı, şeffaflığı, hesap verebilirliği ilke edinmiş ve bu ilkeleri hayata geçirerek belediye başkanlığını yürütmüştü.
Malatya’da, bugünkü kimi siyasetçi ve bürokrat tipinin, gerektiğinde mafyatik grupları da kullanarak kamu yararı dışındaki amaçlarına ulaşmak için her yolu mübah saymasının aksine, Seyhan Semercioğlu her yönüyle hukukun üstünlüğünü savunan, vatandaşın hakkını ve hukukunu koruyan, adil bir yönetim gösterme çabasında olan bir siyasetçi profiline sahipti.
Seyhan Semercioğlu’nun, belediyede yolsuzluğa ve usulsüzlüklere göz açtırmayan yöneticilik anlayışı ve ahlaki tutumu; belediyeleri tam da bugünlerde zirveye çıkan bir yaklaşımla, ihalecilik, rant ve çıkar peşinde koşarak geçimini sağlayan bazı çevreleri rahatsız etmiş, bu nedenle, Seyhan Semercioğlu’na asılsız bazı ithamlarda bulunulmuştur.
Bunların en meşhuru, sözde, Seyhan Semercioğlu, dönemin Başbakanı Turgut Özal ile görüşürken, Özal’ın “Benden neler istiyorsun?” sorusuna karşılık, “Kamyon, otobüs, çöp toplama aracı” şeklinde cevap verdiğini, Başbakan Özal’a herhangi bir proje sunmadığını iddia etmektedir.
Oysa, bu itham gerçek bilgilere dayanmayan, dedikodudan ibaret bir ithamdır.
Yine Semercioğlu'nun görevi döneminde, maalesef bugün de varlığını sürdüren, 'gazeteci(!)' kimlikli, 'her dönemin maşası ve iktidar gücünün yanında konumlanma uzmanı' tiplerin kullanıldığı kumpaslarla karşılaşmıştır. Bunun bire bir tanığıyız. Bir kumpasçı, o dönem 'yolsuz ve usülsüz' işleri nedeniyle bilinen üst düzey kamu yöneticisinin hesaplaşmasında, bu kamu yöneticisinin pek de geçinemediği Semercioğlu'nu hedef almıştı. Aynı zamanda 'çok kıdemli bir yancı' olan eleman, o yıllarda Malatya Muhabirliğini kardeşim Bülent Yalvaç'ın yaptığı Cumhuriyet Gazetesi'ni 'Bülent Yalvaç' diye arayarak, Semercioğlu aleyhine düzmece haber geçmek istemiş, gazete mensuplarının durumu fark etmesi üzerine telefonu kapatmış, gazete merkezinin durumdan haberdar ettiği Bülent Yalvaç tarafından savcılığa şikayet edilmişti. Ancak, ailesinin büyüklerinin, ısrarlı 'özel durum' ricaları ve bundan etkilenen bizim aile büyüğümüzün isteği üzerine birader, şikayetini çekmişti. Ama o dönemdeki 'meslek ahlakından uzak' alışkanlıklarından hiç vazgeçmediğini ve fırsatını buldukça bunu 'sinsice' yaptığını bildiğimiz bu elemanın bugünkü konumunu ise, ne siz sorun, ne de biz söyleyelim!
Seyhan Semercioğlu'na yöneltilen bir diğer itham, S yolu olarak etiketlenen, Niyazi Mısri Caddesi diye isimlendirilmiş olan imar yoludur.
Seyhan Semercioğlu’ndan önceki yönetimler tarafından imara işlenmiş bir yoldaki yanlış imar uygulamalarının Seyhan Semercioğlu’na mal edilmesi de yine, nedeniyle üretilen bir çarpıtmadır. Mevcut yol, Semercioğlu'ndan önce hazırlanmış imar planında bu haliyle yer alırken, bu yolun 'düz olması' talebiyle gelenlerin, bu değişiklikten önemli çıkar sağlayacaklarını görünce, eski imar planını değiştirmeyip aynen uygulaması nedeniyle, bu dedikodular üretilmiştir.
Belediyenin hizmet alanının genişletilmesi, mahalleler arasındaki hizmet eşitsizliğinin giderilmesi, altyapının sağlıklı hale getirilmesi, içme suyu ve kanalizasyon şebekelerinin yenilenmesi, belediyenin makine parkının büyütülmesi, adaletli imar, eski belediye başkanı merhum Mehmet Kırçuval'ın başlattığı, görevi döneminde hizmete hazır hale getirdiği, Münir Erkal'a açılışını yapmanın nasip olduğu Şehir Mezarlığı, belediye birimlerinin yeniden yapılandırılması ve birçok hizmet daha Seyhan Semercioğlu döneminde gerçekleştirilmiştir.
1989 yılındaki yerel seçimlerde, dönemin Başbakanı Turgut Özal'ın kardeşi, Malatya Milletvekili ve bakan Yusuf Özal'ın da referansıyla, yeniden aday gösterilmek üzere adaylık başvurusu yapması istenmiş, ancak daha sonra devreye giren diğer kardeş Korkut Özal'ın ve çevresinin baskısıyla son anda Münir Erkal'ın aday gösterilmesiyle, belediye başkanlığı görevi son bulmuştu.
Ülkemizin bugün mumla aradığı 'dürüst ve adil' kamu yöneticisi ve siyasetçisi kimliğinin zirvedeki ismi olan, erdemli insan Seyhan Semercioğlu’nu bir kez daha rahmetle anıyor, Allah’tan rahmet diliyoruz.