SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Cumhuriyetimiz 100 Yaşında

Cumhuriyetimiz 100 Yaşında
A- A+ PAYLAŞ

Prof. Dr. Esin Emin ÜSTÜN

Ülkemiz bir asırlık sürece girdi onunla birlikte.

Cumhuriyet gelecektir, çağa uyum sağlamaktır. 

Özgürlüktür, sonsuzluktur ve her şeydir.

Böylesi bir yönetim şekli olan 'Cumhuriyet' kurulmasaydı 

'Mustafa Kemal Atatürk' olmasaydı 

Bugün Orta Doğudaki birçok ülkenin şimdiki perişan durumunda olurduk.

'Geri bırakılmış, çağı yakalayamamış ve halkı aydınlatılmamış bir ülke.'

Çökmekte olan bir imparatorluktan özgür ve bağımsız bir devlet olarak

Türkiye Cumhuriyeti doğdu. 

''Atatürk'ün Türkiye'de giriştiği derin ve geniş devrimler kadar bir ulusun 

Bir kitlenin 0'na olan güvenini başarı ile gösteren 

Bir başka örnek yoktur.'' diyor ABD Başkanı J.F. Kennedy 1963 yılındaki bir konuşmasında.

Cumhuriyet, halk ve Atatürk ayrı düşünülemez. 

Birbirini tamamlayan, bütünleştiren ve asla ayrılmayan kavramlardır bunlar.

Anıt-Kabir'in büyük merdivenlerini çıktıktan sonra esas yapının duvarlarında 

Altın yaldızlı satırlar dikkati çeker. 

Sağda yukarıdan aşağı boylu boyunca 10. yıl söylevini 

Solda ise 'Türk Gençliğine Hitabını' okursunuz. 

Bu iki sesleniş için seçilen yerler çok anlamlıdır. 

Çünkü tüm satırlarda O'nun kalbi çarpmaktadır.

Milli mücadele yıllarında 1919'dan 1924'e kadar beş yıl Atatürk'ü bir an bile yalnız bırakmayan, onun hizmetinde bulunan Malatya kökenli Ali Çavuş (Ali Metin) bir gün yakınlarına şunları söylüyor.

''O, bence Allah'ın Türkiye'ye armağan ettiği ilahi kudretti. Ona yakın olmayanlar anlayamaz. Bugün gaflet ve delalet içinde olanlara, ona kafir, dinsiz, deccal diyenlere acıyorum. Onların Cezasını Allah bir gün mutlaka verecektir.''

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün iki önemli söylevi bulunmaktadır. 

Birinci söylev 'Türk Gençliğine Seslenişi.' 

İkinci söylev ise 'Onuncu Yıl Söylevidir.'

Bu unutulmaz söylev cumhuriyetin ulusu, vatanı bayrak gibi dalgalandıran 10. yılında  Ankara'daki törende büyük coşkuyla söylenmiştir.

Söylev onun Türk Ulusuna seslenişidir aynı zamanda. 

Atatürk 10. yıl söylevinde uygarlık, çağdaşlık sözcükleri üzerinde durmuş 

Ulusunu çağdaş uyarlık düzeyinin üstüne çıkaracağına söz vermiştir.

Cumhuriyetimizin kuruluşu ile birlikte kadınlarımıza verilen haklar diğer ulusların dikkatini Çektiğinden 1938 yılında İngiltere'de 'Daily Telgraph' şunları yazmış.

''Kadınlar başka hiçbir ülkede bu kadar hızlı ilerleyememişlerdir. 

Bir ulusun bu derece değişmesi tarihte eşi olmayan bir olaydır.''

Tarihte eşi olmayan olay Türkiye'de cumhuriyetin kurulmasıyla gerçekleşmiştir.

Pakistan'ın ulusal şairi İkbal'in 1958 yılında Atatürk hakkında söylediklerinde 

Her bir kelime ne çok ve ne derin anlamlar taşıyor.

''Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcımken 

'Onun bakışlarıyla' cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.''

Cumhuriyet düşünce özgürlüğünden yanadır. 

Ahlaksal erdemlere dayanan bir yönetim şeklidir.

1923 Yılında bir güneş gibi doğan Türkiye Cumhuriyeti 

İçeriden ve dışarıdan saldırılara karşın '100 yıldır' yaşıyor.

Daha nice nice yüz yıllar yaşayacaktır.

Büyük bayramımız ve anlamlı yüzyılımız kutlu olsun.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

11 yorum yapılmış

  • Dilşad Funda Akdağ (1 yıl önce)
    Kaleminize sağlık Esin hocam.Siz de Cumhuriyetin yetiştirdiği bir değersiniz,paylaşımlarınız bizim için çok kıymetli.Atatürk ve silah arkadaşlarına minnettarız ruhları şad olsun.
    0
    0
    Yanıtla
  • oktay (1 yıl önce)
    ruhun şad mekanın cennet olsun ATAM VE diğer ŞEHİTLERİMİZ.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Ali (1 yıl önce)
    Oda bişey mi Atatürk Akçadağ lıdır. Ve Malatya 3 Cumhurbaşkanı yetiştirmiştir.
    %67
    %33
    Yanıtla
  • MUSTAFA (1 yıl önce)
    Hocam Atatürk ve cumhuriyeti çok güzel ifade etmişsiniz. Ancak ne yazık ki bu cumhuriyetin değerlerini anlamayan, kıymetini bilmeyen o kadar çok insan var ki ülkemizde. Öyle ki hayatının üçte ikisi cephelerde geçen İsmet İnönü nün asker kaçağı olduğunu iddia edenlere inanan bir çok insan var. Cumhurbaşkanının damadı Berat Albayrak; seçmenimize "Cumhurbaşkanımız çıksa, şuradan Ay'a kadar 4 şeritli yol yapacağım derse, Vallahi inanırız" diyen insanlarımız var. Cumhuriyetimizin 100. yılında cehalet diz boyu. Atatürk dini cemaatlerin halkı sömürerek ve yanlış yönlendirerek neler yapabileceğini tahmin ederek yasaklamıştı. Haklı olduğunu fetö terör örgütünde, Adnan hoca vb. de gördü tüm ülke. Ancak ders alınmadı ki şu anda hükümetin desteğini alan, holding sahibi olmuş, devletin bir çok kurumuna sirayet etmiş fakir halkı sömürüp lüks içinde yaşayan onlarca cemaat ve şeyhleri mevcut. 100 Yıl sonra geldiğimiz nokta fakirlik yoksulluk, ekonomik çöküş, içi boşaltılmış hazine, adalet yara almış, eğitim yap boz tahtası olmuş, seviyesi düşmüş, sağlık sistemi bozulmuş, en iyi hekimlerimiz ülkeyi terkeder hale gelmiş, güvenlikte fetö terör örgütü yüzünden ordumuzun tüm gizli bilgileri düşmanların eline geçmiş bir durumdayız. 100 Yıl sonra bize yine hüsran.
    %68
    %32
    Yanıtla
  • Cumhuriyetin ilk 50 yılı zaten halk altın varaklı evlerde oturuyordu.
    %47
    %53
    Yanıtla
  • Senin tuzun kuru olabilir. Üzerine alınma. 7500 tl emekli maaşı ile bir ay geçinmek durumunda olan milyonlarca insan sizin umurunuzda olmayabilir. Şu anda Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizini yaşıyoruz. Eğitim hiç bir zaman bu kadar kötü olmadı. Cumhuriyetin hiç bir döneminde doktorlar bu ülkeyi terketmedi. Adalete güven hiç bir zaman şimdiki kadar kötü olmadı. Çok anlatmaya gerek yok. Zaten anlamayacağınızı biliyorum.
    %85
    %15
    Yanıtla
  • Malatyalı İsmet Paşa zamanında durum daha perişan idi. Millet açlıktan ölüyordu. Paşaya yardım için dilekçeler gönderiliyor ancak cevap vermiyordu. O, vilayet bütçesinde bulunan ve fakir fukara fharcanması gereken para ile kendi heykelini dikiyordu.v Millete yardım etmiyordu. 7500 TL, dolar bazında 266 TL ediyor. İsmet Paşa zamanında asgari icret 96 Kuruş idi. 1 Dolar ise 1,35 TL idi. Yani Asgari ücret 72 Sent idi. Bilmem aradaki farkı anladınız mı? Anlamadıysanız başınızı yenicaminin duvarlarına vurun belki uyanırsınız.
    %0
    %100
    Yanıtla
  • Bir bilgi daha vereyim; Türkiye 1960 yılında dünyanın 20. ekonomisi iken 2023 yılında dünyanın 21. ekonomisi olmuş. Ona göre değerlendirin.
    %75
    %25
    Yanıtla
  • Hayır şimdi 24 . cüyüz.
    0
    0
    Yanıtla
  • 1940 larda Amerikada asgari ücret aylık 4 dolardı. Amerikan dolarınında enflasyonu vardır.1975 te 500 doların değeri bu günün en az 500.000 dolardır. Sapla samanı karıştırma
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Recep solmaz (1 yıl önce)
    Atatürk ve silah arkadaşlarına Cumhuriyeti bizlere bıraktıkları için minnettarız
    %89
    %11
    Yanıtla

Prof. Dr. Esin Emin Üstün yazıları