Depremin Acısında Özal'ın Anısına
Mustafa Bahadır Altaş
Yeminli Mali Müşavir
mba@mbaymm.com
Bugün 8.Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın vefatının 30. Yılı. Depremin acısı içinde başka bir hüzün yaşıyoruz. Depremin yaralarını sararken yaşadıklarımız, şahit olduğumuz çaresizlikler ve yönetenlerin yetersizliği ile bir kez daha anlıyoruz ki onun yokluğu ülkemiz kadar Malatya ve Malatyalılar içinde çok önemli bir kayıp oldu.
Deprem nedeni ile içimiz buruk Özal’ı çok daha farklı anmak ve anlatmak isterdim fakat şartların olumsuzluğu bizleri imkansızlıklar içinde bıraktı. Bugün sizlerle son beş yılda Özal’ı anarken malatyahaber.com da yazdığım yazılarından belirli bölümleri tekrar paylaşarak hatırlamak ve Özal’ı anmak istedim.
Nasıl ki mekanların ruhu varsa, şehirlerin de kendine özgü ruhları vardır. Çünkü; bir şehrin oluşumunda en önemli faktör insandır. Şehirlerde yaşayan insanlar kendi yapısına göre şehirleri şekillendirmekte, o şehirde yaşayan insanların entelektüel seviyesi şehir dokusuna doğrudan etki etmektedir. Bu nedenle, şehirleri; yetiştirdiği, topluma kazandırdığı insanları konuşarak değerlendirmek gerekir. Çünkü bir şehri, şehir yapan unsur fiziki mekanlardan ziyade o şehirde yaşayan insanları arasındaki bağlantılar ve gelecek nesillere örnek olacak rol modellerdir: Battal Gazi, Niyazi Mısri, İsmet İnönü, Turgut Özal gibi…( https://malatyahaber.com/bahadir-altas/turgut-ozal-ve-hamit-fendoglu )
Özal şahsında tipik Malatyalı özelliğini taşıyan yapısıyla birinci adam ve belirleyici olan kişi olma konusunda hiçbir şekilde taviz vermemiştir. Özal, İsmet Paşa ile başlayan Malatyalılık ruhunun, Malatyalıların bedeninde vücut bulmuş halidir. Özal, Malatya’yı çok seven biri olarak her zaman "Ben Malatyalıyım" demiş ve Malatyalılığını hep gururla ön plana çıkarmıştır. Tüm Malatyalıları hemşerim diye sahiplenmiş, onun zamanında bürokraside Malatyalılar zirve yapmıştır. Malatya dışındaki Malatyalıların birbirlerine kenetlenmelerine vesile olmuştur. (https://malatyahaber.com/bahadir-altas/ozalin-siyasi-kisiligi )
Malatyalılık ruhunun yaşatılması için Turgut Özal’ı anmak sadece mesajlarda kalmamalıdır. Özal’ı anma etkinliklerini “Turgut Özal’ın siyasi kişiliğinde devlet yönetimi, dış politika, ekonomi ve maliye politikaları” başta olmak üzere Turgut Özal’ı anlamak ve gelecek nesillerde yaşatmak olmalıdır.
( https://malatyahaber.com/bahadir-altas/344954)
Malatya'daki kimi meslek kuruluşlarında da yöneticilerinin siyasi görüşleri ne olursa olsun, binalarında bu iki Malatyalı liderin (İnönü-Özal) fotoğrafları, birlikte asılıdır. Ancak, Malatya Belediyesi'ni yönetenlerin, eski binadan taşınırken meclis salonundan indirdikleri, artık "Büyükşehir" unvanıyla kullanmayı sürdürdükleri yeni binanın meclis salonuna asmayı unuttukları (!) İsmet İnönü ve Turgut Özal fotoğraflarının yokluğu, çok da tartıştığımız Malatyalı kimliğinin artık bu kurumda bir öneminin olmadığının göstergesi midir?
( https://malatyahaber.com/bahadir-altas/turgut-ozalsiz-ceyrek-asir )
Nesiller gelir nesiller gider. Önemli olan bir neslin kendisinden sonra gelecek nesile neler bırakabildiğidir. Tarih ancak bu birikimleri yazar. Büyük millet olmak da bu birikimleri nesile taşıyabilmekten geçer. Büyük ülke olma şuurunu insanlarımıza yerleştirmeliyiz. Daha evvel söyledim, şimdi burada bir kere daha tekrar ediyor ve sözlerimi tamamlıyorum: "Ciddi hatalar yapmazsak, 21 Yüzyıl Türklerin ve Türkiye'nin olacaktır." 4 Haziran 1992 tarihinde III. İzmir iktisat Kongresi. Özal bu sözü Temmuz-1992 yılında son Malatya ziyaretinde hükümet meydanında yapmış olduğu konuşmasında Malatyalılara da söylemiştir. (https://malatyahaber.com/bahadir-altas/turgut-ozal-ve-21-yuzyil-2)
Turgut Özal'ın yaklaşık kırk yıl önce ortaya koyduğu 21. yüzyıl ve dünyanın gelişmiş ilk on ülkesi hedefinin Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılı olan 2023 yılında yakalamamız bu şartlar artında mümkün görünmemektedir. Çünkü 2000 yılında dünyanın 17. büyük ekonomisi olan Türkiye, aradan geçen 20 yılın sonunda değil ilk ona yaklaşmak 2022 yılında ilk yirmi ülke dışında kalmıştır. (https://malatyahaber.com/bahadir-altas/turgut-ozal-dusuncesi)
“Geçmişe vefa duymak, bugüne ve yarınlara da saygı duymak demektir”
Yine bir 17 Nisan, Yine hüzün dolu. Türkiye Cumhuriyeti'nin 8. Cumhurbaşkanı Merhum Turgut Özal’ı rahmet ve şükran ile anıyoruz. Ruhu şad mekanı cennet olsun.