SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kayısı Allah'ın Malatya'ya ve Malatyalılara Bir Lütfudur!

Kayısı Allah'ın Malatya'ya ve Malatyalılara Bir Lütfudur!
A- A+ PAYLAŞ

Mustafa Bahadır ALTAŞ
Yeminli Mali Müşavir
mailto:mba@mbaymm.com

Dünyanın hiçbir ülkesinde, hiçbir şehir yok ki o şehirde yetişen meyvesi ile anılsın. Ülkemizde değil dünyada ismi kayısı ile özdeşleşmiş olan Malatya için sahipsizlik, her geçen gün sorun olmaya devam ediyor. Oysaki; kayısı Malatya’nın alameti farikası, Malatya’da “Dünya Kayısı Başkenti”dir.

Sen Malatya’ya doğudan (Elazığ) girişte Kale ilçesine, “Dünyanın en güzel kayısılarının yetiştiği ilçemize hoş geldiniz” diye bir kayısı heykeli koymazsan, sen Malatya’nın batıdan girişi olan havaalanı organize sanayi kavşağına AB Tescilli Kayısı Anıtı dikmezsen (bu konudaki fikrimi yıllar öncesinde ilgili kişilere iletmiştim), sonra elin oğlu yaşanan don felaketini fırsat bilip meydanı boş bulur “mal bulmuş mağribi” çocuklar gibi sevinir!

Yıllar önce kaleme aldığım ve malatyahaber.com sitesinde yayınlanan “Kayısı Bu Şehrin Alameti Farikasıdır da; Siz Farkında mısınız?” başlıklı yazıdan bazı bölümleri gündem gereği sizlerle yeniden paylaşmak istedim.

Hatırlayacak olursak, 2014 yılında Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın başvurusu üzerine 2017 yılında Malatya Kayısısı AB tarafından coğrafi işaretli ürün olarak tescil edildi. Malatya Ticaret ve Sanayi Odası'na Malatya Kayısısının coğrafi işaret olarak tescil edildiği belgesi törenle verildi. AB’de coğrafi işaret olarak Türkiye’den tescil edilen ilk üç ürün Antep Baklavası, Aydın İnciri ve Malatya Kayısısıdır. (Bu konuda yoğun emek harcayan dönemin TSO Başkanı Hasan Erkoç’u rahmetle anıyorum).

Dün, Iğdır bugün Baskil’den gelen çatlak sesleri duydukça Malatya’nın kayısı tanıtımı konusunda sürdürülen duyarsızlığa son vermek için artık kaybedecek zamanı yok. İlgili ve sorumlular, kayısı konusunda sorumluluk bilinci ve basiret eksikliğinden kaynaklanan pısırık tavırları artık bir kenara bırakmalıdır. Siyasisinden bürokratına bu şehri yönetenlerin çapın sadece bir geometri terimi olmadığı gerçeğini öğrenmeleri gerekmez mi?

Türkiye'de yaş kayısı üretiminin yaklaşık yüzde 65’i, kuru kayısı üretiminin ise yüzde 80’i Malatya'da üretilmektedir. Üretilen kuru kayısının önemli bölümü ihraç edilmektedir. Dünya kayısı piyasasının 2,5 milyar dolar olduğu bir ekonomide kayısının merkezi konumundaki Malatya bu pastadan 350 milyon dolar pay alıyorsa bu işte vebal büyüktür Malatyalı kayısı üreticisinin rızkını/hakkını bir başkasına kaptırmak anlaşılır bir şey değildir.

Yeni dünya düzeninde ülkelerden çok şehirler öne çıkmaktadır. Şehirler tarih, doğa, kültürel, sosyal ve ekonomik olarak ön plana çıkarılması gereken özelliği veya özellikleri ile tanımlanmaktadır. Günümüzde her şehir kendi alameti farikasını (marka-ayırt edici özellik) belirleyip, şehirlerin tanıtımını bu özellikleriyle yaparak böyle anılmasını sağlamaya çalışmaktadırlar.

Malatya’nın alameti farikası da kayısıdır.  Malatya coğrafyası,  toprak ve iklim yapısı gibi çevreyle ilgili özellikleriyle renk, tat, koku, aroma ve kuru madde ile şekil ve irilik bakımından dünyanın en ünlü kayısısının yetiştiği ildir. Bizim bu konudaki endişemiz Allah’ın Malatya’ya ve Malatyalılara bir lütfu olan kayısı ile Malatya’nın arasına mesafe konulmaya çalışılmasıdır. Geçtiğimiz günlerde hiç alakası olmayan komşu illerdeki siyasilerin kayısı üzerinden basın açıklaması ile şov yapmalarını şaşkınlıkla izledik! Bu konuda Malatya’ya sahip çıkması gereken Malatyalı siyasilerin suspus olduğu görünce şaşırdık mı? Tabi ki hayır! Çünkü onlar Malatya’nın değil partilerinin vekilleri…

Dünyanın kayısı merkezi olan Malatya'nın, kayısı ile ilgili bilinirliği ve ekonomik değerinin her geçen yıl artan oranda beceriksizlik yüzünden gerilemesi, kayısıyı sahiplenen diğer il ve ilçeler karşısında suskun kalması artık son bulmalıdır. En kısa zamanda şehrin giriş güzergahına “Dünya Kayısı Başkenti” tak yazılarının konulması ve Malatya Kayısısının AB tarafından coğrafi işaretli ürün olarak tescil edildiğinin belgesinin şehir girişine anıtsal şekilde konulması, kayısı festivalinin her yıl düzenli olarak uluslararası bir statüye kavuşturularak düzenlenmesi önem arz etmektedir.

Bu konuda en önemli görev Malatya Büyükşehir Belediye, Malatya TSO ve Malatya Ticaret Borsasına düşmektedir.

Hiç kuşku yok ki; kayısı Malatya’nın alameti farikasıdır. Bu dünde böyleydi, bundan sonra da böyle kalacaktır. Tek sorun bizi yönetenlerin ne kadar 'yerel ve milli' olduğudur.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

9 yorum yapılmış

  • Sahipsiz (1 saat önce)
    Kays’ı yandı köylü iki üç katına çıkan fiyatlardan memnun olmadı ihracatçı memleketini es geçip Tacikistan Özbekistan tarafını seçti orda para kazanıyor burda köylü ve esnaf mağdur oldu kimse kimsenin umrunda değil TSO VE TİCARET BORSASI NERDESİNİZ !!!
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Hasan (4 saat önce)
    Bahadır bey elinize emeğinize sağlık.Çok güzel bir yazı olmuş
    %100
    %0
    Yanıtla
  • malatyalı (4 saat önce)
    1930 lu yıllarda yapılan çalışmalar günümüzde yapılmıyor.malatya nın asıl kayısı çeşidi hacihaliloğlu dur.bu kayısı aroma bakımından malatya yı temsil eder.asıl sorun kaysı olur olmaz demeden dağ taş kayısılık oldu.tarım il müdürlüğünün arazi uygunluk raporu vermesi lazım.bu belgeyi almayan ne sigorta nede teşviklerden yararlanmamalı.malatya da rekolte bilinmiyor bir yıl sıfır da çeker diğer yıl 250 bin ton kuru kayısıda olabilir.bu durum ihracatcı dahil herkesi korkutmaktadır.fiyat istikrarı bu üründe beklenemez.bir arazide 3-4 yılda bir dondan etkilenme varsa kesinlikle dikim olmayacak.10 yılda 1 en fazla 2 yanma kabul edilebilir.çiftcimiz çok bilinçsiz.tarım ürününden 2 yılda bir ürüne dayanılır mı?olduğu yıl üstelik ucuz olacağı kesindir.çiftciye anlatmak zor bu nedenle bu tip yerlere destekler ,sigortalar asla verilmemeli ,kayısı dikerse suyu dahi kesilmeli.ortalama üretim ve satış rakamı ortaya çıkması için bu yapılmalıdır.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Kernekli (22 saat önce)
    Niye anlamıyorsunuz? Burada kayısı yevmiyesi 30 dolarken, 3 dolara kayısı toplayan ülkeyle mücadele etme şansımız yok kaysının sonu da tekstil gibi olacak. İhracatçının tuzu kuru fabrikasını revize eder sektör değiştirir yine gemisini yürütür. Sen köylü battal emmi, Hasan basri emmi, 500 kök kaysıyla nedecen hiç düşündün mü?
    %67
    %33
    Yanıtla
  • Cem Y. (1 gün önce)
    Malatyamızın harita üzerinde idari sınırları var fakat kayısının yetişeceği iklimi coğrafya belirliyor. Baskil, Elbistan ve Gürün'de de kayısı yetişebilir. Malatya, kayısı için coğrafi işaret aldı fakat aldığı coğrafi işareti neye yaradı? 3-5 siyasi sosyal medya paylaşımı, ihracatçı firmaların reklamlarından başka. Üreticinin karı mı arttı? Bu sene iklim şartlarından dolayı ilimizde meyve olmadı. Bizim şark kurnazı tüccarımız ne yaptı? Hatay'dan, Iğdır'dan getirdiği kayısıyı coğrafi işaretli Malatya kayısısı gibi tezgaha koydu. Kalite olarak diğer bölgelerin kayısısından daha iyi olan Malatya kayısını satın aldığını zanneden insanlar Meşhur Malatya kayısısı bu muymuş? diye sordu. Özbekistan'dan kuru kayısı getirenler olduğu da üretici tarafından konuşuluyor. Ticarette mal alıp satmak elbette normal. Anormal ve gayri ahlaki olan ise aldığı malı daha iyi bir malmış gibi piyasaya sunmaktır. Tezgaha Hatay, Iğdır vb. kayısısı olarak koysalar sorun yok. Malatyalılar olarak kendi kaysımızı kendimiz ayak altı ediyoruz. Yurtiçinde farklı şehirlerde dahi kuru kayısı fiyatları kademeli olarak artarken üreticiden alım fiyatları aynı oranda artmadı. Çağrı yaptığınız Kurumlar öncelikle bu duruma el atmalı. Yazdıklarınıza toptan karşı çıkmıyorum, yanlış anlamayın. Sadece kayısının nereye ait olduğu sonraki konu. Önce coğrafi işaretli Malatya kayısısına ne kadar sahip çıktığımızı düşünmemiz gerekiyor.
    %80
    %20
    Yanıtla
  • Kernekli (1 gün önce)
    Siz maraşlılarla elazığlılarla kavga edin durun, Çin kaysısı 5 sene sonra dünyayı ele geçirecek. Fındıkta da böyle oldu, nutellanın lindt’in ispanyada kendi fındık bahçeleri var. Yarın ithalatçı aflotoksin var deyip kaysıyı gümrükten çevirdiğinde ama bizim kaysımızın aroması çok hoş dersiniz artık, Almanya’da kayısılı kruvasan, yoğurt, bisküvi çikolata var raflarda, acilen iç piyasada kaysıya inovatif çözümler lazım. Yoksa Kaysının durumu vahim.
    %79
    %21
    Yanıtla
  • Ahmet (1 gün önce)
    Ben Malatyada yaşayan, bu şehrin ekmeğini yiyen, suyunu içen bir Baskilli olarak, kayısımızı Malatyada satıp kazandığı parayla buradan ev alır yatırımlar yaparız. Burada yaşamaktan memnunuz. Birilerinin bizim adımıza, gereksiz eylem ve söylemleri Malatyada yaşayan Baskillileri zor durumda bırakır. Kayısının anavatanı da Malatyadır. Baskil kayısısı da Malatya havzasında yetişir. Başka söze gerek yoktur.
    %95
    %5
    Yanıtla
  • 1761372225 (12 saat önce)Ahmet isimli kullanıcı yorumuna
    Aynen katılıyorum. İklim Değişikliği ile ilgili Malatya aklı olan iş adamı heryerden toplar o malı Malatya markası ile satar.
    0
    0
    Yanıtla
  • ufuk (1 gün önce)
    Mhp Elazığ mebusu okusun. Okusun da hasütlük yapıp ortalığı karıştırmasın.
    %100
    %0
    Yanıtla

Mustafa Bahadır Altaş yazıları

Reklam